top of page

Tabii ki Allah herkesin hakkında hayırlısını versin de siz bu bölümü yine de bir okuyun

Bir garip adem diye söze başlayalım. Gözlük taktım misal, kimisi Harry Potter'a  benzetti kimisi Clark Kent'e . Oysa ben ne büyücüydüm ne de Süpermen. Sadece öğretmen.

 

Devletin verdiği hüviyetle ilgili ciddi sorunlarım olduğundan bu kısımları es geçiyorum. Ne yazdığıma, neden yazdığıma gelelim. Yazıyorum çünkü yazma tutkusu içimde bir türlü eksilmiyor. Hala hiç kimsenin okumadığı hikayeler yazıyorum mesela. Sağa sola defterler biriktiriyorum, ekşi sözlüğe başlıklar açıyorum, öğrencilerime mailler, yakın arkadaşlarıma kartlar yazıyorum. Hani toplasak bu yazdıklarımı ortaya bir ben çıkmayacağını da biliyorum. Amma ve lakin işin aslı orada başlıyor işte.

 

Yazdıklarımdan yani, kim olduğumu çıkaramazsınız belki de kim olmak istediğim hakkında ipucu elde edebilirsiniz diye düşünüyorum. Eğitimde olumsuz bir kelime kullanmamaya tüm öğretmenler özen göstermeye çalışır, kendimden biliyorum. Lakin burada böylesi bir yapmacıklığa girmeyeceğim yani "geliştirilmesi gerekli" yerine "bayağı kötü" dersem şaşırmayın. Sonra her yazdığımı, her üzerinde durduğum konuyu , kaleme alınan makaleyi doğru diye kabul etmiyorum mesela.

 

Hani bazen hikâyenin kendisi, hikâyenin ne olduğuyla ilgilidir ya burada da o durum geçerli. Kendi hikâyemizin ne olduğunu bulmak için yazıyorum. Sevgili kari buradan her söylediğimi noksansız uyguluyorum zannetmesin, uygulamaya çalışıyorum. Anlattığım gibi sorunsuz dersler yaşadığım düşünülmesin, her dersimi eğlenceli, lay lay lom geçiremiyorum. Zaten genel anlamda ben derslerimi sıkıcı buluyorum. En çok da bu yüzden çabalıyorum.

 

Ben kuyuya bir taş attım. Bu okuduklarınız attığım taşın yankısı. Olur da siz de bir taş atmak isterseniz buyurun size taş, kuyu da şurada... 

bottom of page